14 Ekim Çarşamba akşamı gerçekleştirilen bilgilendirme toplantısında Avukat Arif Ali Çangı ve Kimya mühendisi Saadet Çağlın, Çaldağı’ndaki madenin durumu ile ilgili dava hakkında hukuksal açıdan TURÇEP bileşenlerine bilgilendirmelerde bulunarak bazı izlenimlerini de paylaştılar.

Turgutlu Çevre Platformu (TURÇEP) tarafından bileşenlerine yönelik bilgilendirme toplantısı gerçekleştirildi. Çarşamba akşamı Türk Eğitim-Sen lokalinde yapılan toplantıda TMMOB Kimya Mühendisleri Odası Ege Şube Başkanı Saadet Çağlın ile Avukat Arif Ali Çangı, toplantıda bulunanlara halen yargı aşamasındaki 2. ÇED davası ve çeşitli konularda bilgi verirken, ayrıca konu ile ilgili izlenimlerini de paylaştılar. Ayrıca Bergama Elele Hareketi temsilcisi Dr. Oya Otyıldız ile EGEÇEP avukatlarından Berrin Esin Kaya da konuk olarak toplantıya katıldılar.

Mahkemenin vereceği karardan umutluyuz
İlk konuşmayı yapan Kimya Mühendisi Saadet Çağlın, sözlerine öncelikle Turgutlu halkının vahşi madenciliğe karşı yıllardır verdiği kararlı mücadeleyi överek başladı ve Turgutlu halkının birlik ve dayanışması ile toplumun her kesimiyle kenetlenmesinin Turgutlu’yu çevreci mücadelede örnek yer haline getirdiğini belirtti. Keşif gününde de halkın madene karşı duruşundaki bu kararlılığı ile örnek birlik ve dayanışmasının kendilerini umutlandırırken maden şirketini ise karamsarlığa sürüklediğini belirten Çağlın, “Bu durumun maden şirketini de karamsarlığa sürüklediği görülüyor. Çünkü keşif günü yaşananlardan sonra daha önce yüzde 50.01’ini bir inşaat şirketine devrettikleri şirketin geri kalan yüzde 49’luk hissesini de bir başka şirkete devrettiler. Halkın madene karşı kararlı tutumunun bundan sonra da sürdürülmesi gerekiyor. Bizler mahkemenin vereceği karar konusunda umutluyuz. Zaten böyle bir madencilik dünyada kabul görmüyor” dedi.

Aynı zamanda davanın avukatlarından olan Arif Ali Çangı da konuşmasında Saadet Çağlın’ın izlenimlerine katıldığını belirterek, mahkemenin tayin ettiği bilirkişi heyetinin henüz raporlarını mahkemeye sunmadıklarını ama hukuksal olarak verilecek karardan umutlu olduklarını söyledi. Diğer ÇED davaları ile ilgili kıyaslama da yaparak izlenimlerini belirten Avukat Çangı, “Bu tür davalarda halkın bir bütün olarak ortaya koyduğu kararlı tutum her zaman mahkeme kararlarında bir gösterge olmaktadır. Turgutlu halkının madene karşı tek yürek ve tek yumruk olarak kenetlenmesi çok önemlidir. Bu durumun çevreci mücadelede Turgutlu’yu bir sembol haline getirdiğini de söyleyebilirim ve Turgutlu halkını bu örnek davranışı dolayısıyla kutluyorum” şeklinde konuştu. Konuşmasında diğer bölgelerde karşılaştıkları bazı tecrübelerden de örnekler veren Çangı, “Ancak maden şirketleri siyasi atmosfere göre de bir yol izliyorlar, bu nedenle değişik bazı yollarla da şanslarını sürdürmeye çalışıyorlar. Bu bakımdan Turgutlu halkının uyanık kalıp bu duyarlılığını bundan sonra da sürdürmesi gereklidir. Çünkü bu madenin faaliyete geçmesi çok büyük bir facia olur” dedi. 

TURÇEP: Ekoloji raporlarını seçim sonrası basın ve kamuoyu ile de paylaşacağız
Bu arada basına yönelik açıklama yapan TURÇEP yetkilileri de geleceğe dönük bazı bilgiler verdiler. 7 Haziran seçimlerinden sonra bir hükümet kurulamaması nedeniyle Ankara’ya heyet olarak gidemediklerini bildiren TURÇEP yetkilileri, 1 Kasım seçimlerini beklediklerini ve seçimlerden sonra bir hükümetin kurulabilmesi durumunda bir heyet olarak TBMM’ye giderek bu madencilik projesinin iptalini ve madenin kapatılmasını isteyeceklerini belirterek, “Bu konuda bizler hazırız ve bazı hazırlıklarımızı da tamamladık sayılır. Ayrıca şimdiden Çaldağı’ndaki bu madencilik projesi ile Manisa Bölgesi ve Gediz Havzası için hazırladığımız ekoloji raporlarını bazı muhalefet partisi milletvekili adaylarına sunduk. Bu raporları seçimden sonra basın ve kamuoyuna da açıklayacağız, ayrıca kurulacak yeni hükümet temsilcilerine de sunacağız” açıklamasında bulundular.